HAKKINDA
Mekke döneminin ilk yıllarında, Felak sûresinin hemen peşinden nazil olmuştur. Adını, ayetlerin sonunda tekrar edilen “en-Nâs: İnsanlar” kelimesinden almıştır.
6 ayettir.
Bir önceki sûre olan Felak’ta, kendilerinden Allah’a sığınmamız gereken kötülükler tanıtılmıştı. Burada ise, kendisine sığınmamız gereken Allah’ın Rab, Melik, İlâh olduğu anlatılıyor ve bütün kötülüklerin kaynağı olan insan ve cin şeytanlarına işaret ediliyor.
Rabb; terbiye eden, yetiştiren, eğiten, hayatın programını yapan yetkili varlık demektir. Buna göre insanın yaptığı şeyleri ona yaptırtan, yapmadıklarını da yaptırtmayan güç onun rabbidir.
Melik; hükümdar, kral, padişah demektir. Bu kelimenin kökünde, sahip ve hakim olma anlamı vardır. Varlık O’nun olduğu için, varlık üzerinde yönetim hakkı da O’nundur.
İlâh; kulluk ve itaate lâyık kutsal varlık, yani tanrı demektir.
Allah(c.c.), insanların yegane Rabb’i, Melik’i, İlâh’ı olduğundan O’ndan başka hiçbir varlığa kulluk edilmemeli, dünya ve ahiret saadeti için yalnızca O’nun hükümlerine itaat edilmeli ve yalnızca O’na sığınılmalıdır.
OKUNUŞU
Bismillâhi’r-rahmâni’r-rahîm
Kul e’ûzü bi-rabbi’n-nâs ﴾1﴿ Meliki’n-nâs ﴾2﴿
İlâhi’n-nâs ﴾3﴿ Min şerri’l-vesvâsi’l-hannâs ﴾4﴿
Ellezî yüvesvisü fî sudûri’n-nâs ﴾5﴿ Mine’l-cinneti ve’n-nâs ﴾6﴿
MEÂLİ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla!
- de ki: Ben, insanların Rabb’ine sığınırım
- İnsanların Hükümdarına!
- İnsanların İlâhına!
- O sinsi şeytanın şerrinden ki
- insanların kalbine fısıldayıp durur
- Hem cinlerden, hem insanlardan
DİNLE
Saad Al-Ghamdi | |
Mishary Rashid Alafasy | |
Abu Bakr Al Shatri |
AÇIKLAMASI
Beni yoktan var edip üstün yeteneklerle donatan ve kulluk göreviyle yeryüzüne gönderen sonsuz şefkat ve merhamet sahibi yüce Rabb’imin adıyla, O’nun verdiği güç ve yetkiye dayanarak ve yalnızca O’nun adına okuyor, söylüyorum:Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla!
Ey Müslüman! Dünyada ve âhirette kurtuluşa ulaşabilmek için Rabbine el açarak, kendi benliğine ve tüm insanlığa seslenerek de ki: Bakın, ey insanlar! Ben; insanların Rabb’ine; onları besleyen, terbiye eden, yetiştiren, yöneten, yönlendiren ve koruyan Allah’a sığınırım.﴾1﴿ de ki: Ben, insanların Rabb’ine sığınırım
İnsanların mutlak Hükümdarına!﴾2﴿ İnsanların Hükümdarına!
Tüm varlıklara hükmeden, her şeyi kontrolü ve otoritesi altında bulunduran, kulluk ve ibâdete lâyık olan biricik İlâh’a, insanların İlâhına!﴾3﴿ İnsanların İlâhına!
﴾4﴿ O sinsi şeytanın şerrinden ki
Türlü taktik ve yöntemlerle hakkı bâtıl, bâtılı hak göstermeye çalışarak insanların kalbine kötü düşünceler fısıldayıp durur".﴾5﴿ insanların kalbine fısıldayıp durur
Zannedildiği gibi onlar sadece “cin şeytanlarından” ibaret değildir. Bu şeytanlığı yapanlar hem cinlerden, hem insanlardandır. Allah’ın Rasûlü, Muhammed(sallallahu aleyhi ve sellem) her gece yatağına girdiğinde avuçlarını birleştirir ve İhlâs, Felak ve Nâs sûrelerini okuyup avuçlarına üfler, sonra da ellerini vücudunun ulaşabildiği her tarafına sürer ve bunu üç kez tekrarlardı.﴾6﴿ Hem cinlerden, hem insanlardan