HAKKINDA
Kâbe’ye 19 metre uzaklıkta, Hâcerülesved taşının(Mescid-i Harâm) tam karşısında yer alır. Kelime anlamı olarak bol ve akıcı olma, şimşek sesi, Cebrâil(a.s)‘ın konuşma sesi gibi manâlara gelir.
Hâcer’in akan suyu gördüğünde yavaş yavaş ak demesi veya etrafını hemen çevirmesinden dolayı bu adı aldığı da ileri sürülmüştür.
ZEMZEM NASIL ORTAYA ÇIKMIŞTIR?
Hz. İbrahim(a.s.) ve Sâre yıllarca çocuk hasretiyle yanıp tutuşmuş fakat Allah(c.c.) onlara evlât nasip etmemişti.
İkisini de üzen bu durum sonunda Sâre, Hz. İbrahim(a.s.)‘ın bir evlat sahibi olabilmesi için onun başkasıyla evlenmesine razı oldu. Hz. İbrahim(a.s.) Hâcer ile evlendi ve Hz. İsmail(a.s.) dünyaya geldi.
Zaman içinde Sâre, Hâcer’i kıskanmaya başlamış ve ona karşı tavrı değişmişti. Bir süre sonra Hz. İbrahim(a.s.)‘dan onları uzağa götürmesini istedi.
Hz. İbrahim(a.s.) bunu yapmayı ne kadar istemese de Allah(c.c.)’nun emri üzerine Hâcer ve oğlu İsmail’i alıp Mekke’de ıssız bir yere, bir ağacın dibine bıraktı.
Hâcer, Hz. İbrahim(a.s.)‘ın arkasından “Ey İbrahim, bizi burada niye bırakıp gidiyorsun” dedi ve birkaç kere tekrarladı. Hz. İbrahim(a.s.)‘dan cevap alamayınca “Böyle yapmanı sana Allah mı emretti?” dedi. Bunun üzerine Hz. İbrahim(a.s.) “Evet” buyurdu. Hâcer “öyleyse Rabbim bizi korur, bizi burada perişan etmez!” dedi.
Hz. İbrahim(a.s.) yoluna devam etti, epey uzaklaştıktan sonra ellerini kaldırdı ve şu duayı yaptı.
Yanlarında biraz su, biraz da erzak bulunan Hâcer annemiz henüz oğlu İsmail’i emzirmekteydi. Bir süre sonra suları bitince çaresizlik içinde kendisine en yakın olan Safa Tepesine koştu. Kimseyi göremeyince geri döndü bu sefer diğer tepe olan Merve Tepesine çıktı, yine kimse yoktu. İki tepe arasında bu şekilde 7 defa gidip geldi ve sonunda oğlunun ayağını vurduğu yerde, Cebrail(a.s.) tarafından kazılan topraktan su çıktığını fark etti. Çıkan suyu kaybetmemek için etrafını çevirdi.
Cebrail(a.s.) Hâcer annemize “Bu suyun yok olacağından, kaybolup gideceğinden korkma! Burası Allah’ın evidir, Allah dostlarını korur. Bu, Allah’ın misafirlerinin içeceği bir sudur” dediği rivayet edilir. [Buhârî, Enbiyâ, 9]
Topraktan çıkan ve etrafında suyu muhafaza edecek düzenek bulunmayan zemzem suyu Hz. İbrahim(a.s.) tarafından bir zaman sonra kuyu haline getirildi [Fâkihî, II, 9] ve Hâcer ve oğlu İsmail bu kuyu çevresinde yaşamaya başladı.
Zemzem, kimsenin yaşamadığı, ıssız Mekke’nin yaşanabilir bir yer olmasına ve zaman içinde insanların buraya yerleşip yaşamaya başlamasına vesile olmuştur.
Allah(c.c.) İsmâil’in annesine rahmet eylesin; eğer suyun önünü kapatmasaydı zemzem şarıl şarıl akıp giden bir ırmak olurdu. [Müsned, I, 347; V, 121; Buhârî, Enbiyâ, 9, Müsâkat, 10 ]